Okçuluk tarihi

Okçuluk, yani yay ve ok kullanımı, büyük olasılıkla Afrika'da Orta Taş Çağı'nın sonlarında (yaklaşık 70.000 yıl önce) gelişmiştir. Klasik Antik Çağ'dan itibaren hem savaşta hem de avcılıkta kullanımı belgelenmiştir (pek çok kültürün mitolojilerinde de yer alır).[1] 19. yüzyılın sonlarına gelindiğinde ise tekrarlamalı ateşli silahların icadı ve yaygınlaşmasıyla işlevsel olarak yerini kaybetmiştir (günümüzde yine de avcılıkta kullanılmaktadır).[2]
Klasik dönemde okçular orduların yaygın fakat tamamlayıcı bir unsuruydu; piyade olarak, savaş arabası içinde ya da at üstünde savaşmışlardır. Okçuluk Avrupa'da Orta Çağ'ın sonlarında büyük önem kazanmış, özellikle Azincourt Muharebesi gibi zaferler uzun yayın askerî tarihteki yerini pekiştirmiştir.[3][4]
Avcılıkta ve savaşta okçuluk, Avrupa'da Geç Orta Çağ ve erken modern dönemde giderek ateşli silahlarla yer değiştirdi. Barut imparatorlukları sayesinde ateşli silahların Avrasyaya yayılması, dünya genelinde savaşta okçuluğun önemini kademeli olarak azalttı.[2]
Günümüzde okçuluk hem avcılık amacıyla[5] hem de hedef sporu olarak yapılmaktadır.[6]
Tarihöncesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Paleolitik ve Epipaleolitik
[değiştir | kaynağı değiştir]Bilinen en eski ok kanıtları, yaklaşık 72.000–60.000 yıl öncesine tarihlenen, Güney Afrika’daki Sibudu Mağarası gibi yerleşimlerden gelmektedir. Burada muhtemel ok uçları bulunmuştur,[7][8][9][10][11] bunların bazılarında zehir kullanılmış olabileceği düşünülmektedir.[7]
Güney Fransa’daki Grotte Mandrin’den yaklaşık 54.000 yıl öncesine tarihlenen küçük taş uçlarda, kullanım sonucu oluşmuş hasarlar bulunmuştur; bu durum onların fırlatmalı silah olarak kullanıldığını göstermektedir. Bazıları taban genişliği 10 mm’den küçük olduğu için, ok ucu dışında pratik bir amaçla kullanılabilecek büyüklükte değildir.[12] Bunlar, Afrika’dan ayrılan muhtemel ilk Avrupa’daki erken modern insanlar gruplarıyla ilişkilendirilmektedir.[13][14]
Muhtemel ok uçları 2020 yılında Sri Lanka’daki Fa Hien Mağarası’nda rapor edilmiştir ve 48.000 yıl öncesine tarihlenmektedir. “Sri Lanka’daki bu alanda yay ve ok ile avcılığın muhtemelen maymunlar ve sincap gibi küçük hayvanlara odaklandığı düşünülmektedir... Bu canlıların kalıntıları, kemik uçlarla aynı tortul tabakada bulunmuştur.”[15][16]
Kenya'nın Turkana Bölgesi'ndeki Nataruk alanında, bir insan kafatasına saplanmış ve başka bir iskeletin göğüs boşluğu içinde bulunan obsidyen mikrouçlar, yaklaşık 10.000 yıl önce taş uçlu okların silah olarak kullanıldığını düşündürmektedir.[17]
Sahra Çölü'nde, Tassili Platosu'ndaki Mezolitik kaya resimleri, yaklaşık 5.000 yıl öncesine veya daha da erkene tarihlenir ve yay taşıyan insanları tasvir eder.[18]
Dolaylı kanıtlara dayanarak, yay ayrıca Üst Paleolitik döneminde Avrasya'da ortaya çıkmış veya yeniden ortaya çıkmış gibi görünmektedir.
Levant bölgesinde, yaklaşık 12.800–10.300 yıl öncesine (BP) tarihlenen Natufian kültürü'nden itibaren, ok gövdesi düzelticileri olabilecek eserler bilinmektedir. Khiamian ve Çanak Çömleksiz Neolitik A dönemine ait omuzlu Khiam uçları büyük olasılıkla ok uçlarıdır.
Mannheim-Vogelstang'da bulunan muhtemel bir yay parçası Erken Magdalenian dönemine (yaklaşık 17.500–18.000 yıl önce) tarihlendirilmiştir; Stellmoor'da bulunan bir diğer örnek ise 11.000 yıl öncesine aittir.[19] İsviçre'deki Grotte du Bichon'da bulunan Azilian uçları, hem bir ayı hem de bir avcıya ait kalıntılarla birlikte keşfedilmiştir; ayının üçüncü omurunda bulunan çakmaktaşı parçaları, yaklaşık 13.500 yıl önce okların kullanıldığını göstermektedir.[20]
Avrupa'daki okçuluğun diğer erken kanıtları Almanya'da Hamburg'un kuzeyindeki Ahrensburg vadisindeki Ahrensburg kültürü'nden gelmektedir. Bu buluntular, Geç Paleolitik döneme (yaklaşık 11.000–9.000 BP) tarihlenmektedir. Oklar çam ağacından yapılmış olup, ana gövdeden ve çakmaktaşı uçlu 15–20 santimetre (6–8 inç) uzunluğunda bir ön gövdeden oluşuyordu. Taban kısımlarındaki sığ oyuklar, bu okların yaydan atıldığını göstermektedir.[21]
Bugüne kadar bilinen en eski kesin yaylar Danimarka'daki Holmegaard bataklığından gelmektedir. 1940'larda burada yaklaşık 8.000 BP'ye tarihlenen iki yay bulunmuştur.[22] Holmegaard yayları karaağaçtan yapılmış olup, düz kolları ve D-şekilli orta bölümü vardır. Orta kısım bikonvekstir. Tam yay 1,50 m (5 ft) uzunluğundadır. Holmegaard tipi yaylar Tunç Çağı'na kadar kullanılmıştır; zamanla orta bölümün dışbükeyliği azalmıştır.
Mezolitik döneme ait sivri uçlu şaftlar İngiltere, Almanya, Danimarka ve İsveç'te bulunmuştur. Bunlar genellikle oldukça uzundu, 120 cm'ye (4 ft) kadar ulaşabiliyor ve Avrupa fındığı (Corylus avellana), akçaağaç yapraklı viburnum (Viburnum lantana) ve diğer küçük odunsu sürgünlerden yapılıyordu. Bazılarında hâlâ korunmuş çakmaktaşı ok uçları vardır; diğerleri ise kuş ve küçük av hayvanlarını avlamak için künt tahta uçlara sahiptir. Uçlarında kanatçık izleri görülmektedir; bunlar huş katranı ile sabitlenmiştir.

En eski çatışma tasvirleri, İber Yarımadası Akdeniz Kıyısı kaya sanatı bulunmuştur ve okçular arasındaki savaşları göstermektedir.[23] Morella la Vella, Castellón, Valencia'daki Cueva del Roure'de üç okçunun dört kişi tarafından çevrelendiği bir sahne bulunmuştur. Daha büyük bir savaş tasviri (erken Neolitik'e de tarihlenebilir), on bir okçunun on yedi koşan okçu tarafından saldırıya uğradığını göstermekte olup Ares del Maestrat, Castellón, Valencia'daki Les Dogue'da yer almaktadır.[24] Aragon'daki Alcañiz yakınlarındaki Val del Charco del Agua Amarga'da ise, başlarında tüy süsleri bulunan yedi okçunun, onları kovalayan sekiz okçudan kaçtığı resmedilmiştir.[25]
Okçuluğun Amerika kıtasına Alaska üzerinden, MÖ 6000 yılı kadar erken bir tarihte ulaştığı düşünülmektedir.[26] Arktik küçük alet geleneği ile MÖ 2500 civarında yayılmış, MÖ 2000 yılına kadar ılıman bölgelere ulaşmış ve yaklaşık MS 500'den itibaren Kuzey Amerika yerlileri arasında yaygın olarak bilinir hâle gelmiştir.[27][28]
Neolitik
[değiştir | kaynağı değiştir]Avrupa'da bilinen en eski Neolitik yay, 7.400–7.200 BP arasına tarihlenen anaerobik tabakalarda, İspanya'nın Girona bölgesindeki Banyoles yakınlarındaki La Draga göl yerleşiminin en eski yerleşim tabakasında bulunmuştur. Bütün halde korunan örnek kısadır (108 m (354 ft 4 in)), D-şekilli kesite sahiptir ve porsuk ağacından yapılmıştır.[29] Taş bileklikler, kol koruyucuların (bracer) gösterişli versiyonları olarak yorumlanmakta olup, Çan biçimli çömlek kültürü'nün ayırt edici bir parçasını oluşturur; ayrıca Çan biçimli çömlek mezarlarında sıkça ok uçları da bulunur. Avrupa'daki Neolitik surlar, ok uçları, yaralanma izleri ve tasvirler, Neolitik ve Erken Tunç Çağı Avrupa'sında okçuluğun başlıca bir kişiler arası şiddet biçimi olduğunu göstermektedir.[30] Örneğin, Neolitik dönemde yaklaşık MÖ 3700–3400 yılları arasında iskân edilmiş olan Carn Brea yerleşiminde yapılan kazılarda, alandaki her ahşap yapının yakıldığı ve muhtemel giriş bölümünde yoğun bir ok ucu topluluğu bulunduğu tespit edilmiştir. Bu durum, büyük bir okçu grubunun düzenlenmiş bir saldırı gerçekleştirmiş olabileceğini düşündürmektedir.[31][32][33]
Tunç Çağı
[değiştir | kaynağı değiştir]Orta Tunç Çağı savaşlarının ayırt edici bir özelliği, Avrupa'dan Doğu Asya ve Hindistan'a kadar savaş arabalarına binmiş okçuların kullanımıydı. Ancak Orta Tunç Çağı'nda, kitlesel piyade taktiklerinin gelişmesi ve savaş arabalarının şok taktikleri ya da prestijli komuta araçları olarak kullanılmasıyla birlikte, okçuluğun Avrupa savaşlarındaki önemi azalmış gibi görünmektedir.[30] Yaklaşık aynı dönemde, Seima-Turbino Fenomeni ve Andronovo kültürü’nün yayılmasıyla birlikte, atlı okçuluk Avrasya göçebeleri kültürlerinin ayırt edici bir özelliği haline gelmiş ve kitlesel ateşli silah kullanımına kadar onların askerî başarısının temeli olmuştur.
Antik Tarih
[değiştir | kaynağı değiştir]
Antik uygarlıklar, özellikle Persler, Partlar, Mısırlılar, Nubyalılar, Hintliler, Koreliler, Çinliler ve Japonlar, ordularında büyük sayılarda okçu bulunduruyorlardı. Oklar, yoğun düzenlere karşı yıkıcıydı ve okçuların kullanımı çoğu zaman belirleyici oluyordu. Sanskritçede okçuluk için kullanılan dhanurveda terimi, zamanla genel olarak dövüş sanatlarını ifade eder hale gelmiştir.

Kuzey Afrika
[değiştir | kaynağı değiştir]Antik Mısırlılar yaklaşık 5.000 yıl önce okçuluğu benimsemişlerdi. En erken firavunlar döneminde yaygın hale gelmişti ve hem avcılıkta hem de savaşta kullanılıyordu. Teb’deki mezarlarda efsanevi figürler “okçuluk dersleri” verirken tasvir edilmiştir.[34] Bazı Mısır tanrıları da okçulukla ilişkilendirilmiştir.[35]
“Dokuz yay”, Mısır'ın dış düşmanlarının sembolik bir temsiliydi. Dokuz yayın en eski tasvirlerinden biri, Firavun Djoser’in (3. Hanedan, MÖ 27. yüzyıl) oturan heykelinde yer almaktadır.[36]
Mısır’a hizmet eden okçuların çoğu genellikle Medjay olarak adlandırılan Nubyalı kökenliydi. Medjaylar, Orta Krallık döneminde paralı asker birliği olarak Mısır’a katılmışken, Yeni Krallık döneminde seçkin bir yarı askerî birliğe dönüşmüşlerdir. Nubyalılar okçu olarak o kadar etkiliydi ki, Antik Mısırlılar Nubya’yı genel olarak Ta-Seti yani “yay ülkesi” olarak adlandırmışlardır.
Mezopotamya
[değiştir | kaynağı değiştir]
Asurlular ve Babilliler, hem avcılıkta hem de savaşta yay ve oku yoğun biçimde kullanmışlardır. Antik Mezopotamya'daki imparatorluklar, yalnızca savaş için kullanılan ilk daimi orduları oluşturmuşlardır. Bu ordular içinde özel olarak eğitilmiş ve istihdam edilen okçular da bulunuyordu. Okçular, hem yaya olarak hem de savaş arabaları üzerinde kullanılan ordunun ayrılmaz bir bölümüydü. Yay ve ok ile genel olarak okçuluk, Asur ordusunun ana unsurlarından biriydi ve birçok Asur kralı yay ve ok ile tasvir edilmiştir; bu da bu silahın antik toplumlarda ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.[37]

Kassitlerin savaş arabası savaşçıları yayı yoğun biçimde kullanıyorlardı. Nuzi metinleri, yayları ve savaş arabası mürettebatına tahsis edilen ok sayısını ayrıntılarıyla aktarmaktadır. Okçuluk, hafif atlı savaş arabalarının savaş aracı olarak işlevinin temelini oluşturuyordu.[38]
Eski Ahit’te, antik İbraniler ile özdeşleştirilen bir beceri olarak okçuluğa birçok kez atıf yapılmaktadır. Xenophon, Korduene’de büyük etkiyle kullanılan uzun yaylardan bahsetmektedir.
Birleşik Arap Emirlikleri’nde MÖ 100 – MS 150 yıllarına tarihlenen üç kanatlı (trilobat) ok uçları bulunmuştur.[39]
Avrasya Bozkırları
[değiştir | kaynağı değiştir]Bileşik yay ilk kez Tunç Çağı’nda Avrasya bozkırlarında üretilmiş ve buradan tüm Eski Dünya’ya yayılmıştır. Avrasya bozkırlarının göçebelerinin, bileşik yayı Mezopotamya, İran, Hindistan, Doğu Asya ve Avrupa dahil diğer uygarlıklara tanıtmasında önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir. Sintashta kültürü’ne ait, yaklaşık MÖ 2100–1700 arasına tarihlenen Krivoye Gölü’ndeki en eski savaş arabası mezarlarından ok uçları bulunmuştur. Bu toplulukların aynı zamanda telli tekerlekli savaş arabalarını icat ettiklerine ve savaş arabası okçuluğunun erken Hint-Avrupalıların ordularının ayrılmaz bir parçası haline geldiğine inanılmaktadır.
Atların evcilleştirilmesi ve at sırtında okçuluk da büyük olasılıkla Avrasya bozkırlarında ortaya çıkmıştır. Bu durum hem savaşı hem de okçuluk pratiğini kökten değiştirmiştir.
Hindistan
[değiştir | kaynağı değiştir]Ok ve yayın kullanımı, Hindistan altkıtası tarihinin her döneminde kapsamlı biçimde kaydedilmiştir.
Paleolitik döneme ait Bhimbetka kaya barınakları’ndaki resimlerde okçuluk tasvir edilmiştir.[40] Rigveda, Yajurveda ve Atharvaveda’daki Veda ilahileri yay ve ok kullanımına vurgu yapmaktadır.[41] İkinci Veda olan Yajurveda, antik bir okçuluk bilimi incelemesi olan Dhanurvedayı (dhanus = yay, veda = bilgi) içermektedir. Dhanurveda’nın varlığı, çeşitli antik edebi eserlerde yapılan atıflardan anlaşılmaktadır. Viṣṇu Purāṇa, onu öğretilen on sekiz bilgi dalından biri olarak tanımlar; Mahābhārata ise onun da diğer vedalar gibi sutraları olduğunu belirtir. Śukranīti ise onu beş sanat veya pratik yönü olan “Yajurveda’nın bir upavedası” olarak nitelendirir. Dhanurveda, okçuluğun kurallarını belirler, silahların kullanımını ve ordunun eğitimini açıklar. Ayrıca farklı yay ve ok türlerini, bunların yapım süreçlerini ve erken Hindistan'da okçu eğitim yöntemlerini detaylı şekilde aktarır.[42]
Hindistan'da bileşik yay MÖ 2. binyılda kullanılmaktaydı. Yay, hem yaya savaşta hem de savaş arabalarında yoğun biçimde kullanılmıştır. Mahajanapadalar’ın daimi ordularına dahil edilmiş, ayrıca at, deve ve howdahlı fillere dayalı savaşlarda da kullanılmıştır. Okçuluk, antik çağ boyunca Maurya İmparatorluğu döneminde önemini sürdürmüştür. Chanakya tarafından Maurya döneminde yazılan askeri eser Arthaşastra, okçuluğun önemi ve uygulanması üzerine ayrıntılı bilgiler verir. Ayrıca Taksila’da farklı krallıklardan 103 prensin kayıtlı olduğu bir okçuluk okulundan da bahseder.
Gupta İmparatorluğu döneminde ise atlı okçuluk büyük ölçüde yerini yaya okçulara bırakmıştır. Bu, Orta Asya’daki İranlılar, İskitler, Partlar, Kuşanlar ve Hunlar gibi atlı göçebe orduların aksineydi. Daha sonraki Hint krallıkları yine de çok sayıda atlı okçu bulundurmuştur. Ok ve yay, barut imparatorlukları olarak bilinen Moğol kökenli devletler tarafından ateşli silahların getirilmesine kadar, Hint ordularının temel unsurlarından biri olmaya devam etmiştir.[38][43]
Greko-Romen Antik Çağı
[değiştir | kaynağı değiştir]
Girit halkı okçulukla uğraşıyor ve Giritli paralı asker okçular büyük talep görüyordu.[44] Girit, kesintisiz okçuluk geleneğiyle tanınmaktaydı.[45]
Büyük İskender’in Hindistan seferi sırasında, İskender’in bizzat komuta ettiği birlikler arasında okçular da listelenmiştir.[46]
Erken Romalıların çok az sayıda okçusu vardı, hatta bazen hiç yoktu. Ancak imparatorluk genişledikçe, diğer uluslardan yardımcı okçular toplamaya başladılar. Jül Sezar’ın Galya’daki ordularında Giritli okçular bulunuyordu; düşmanı Vercingetorix ise “Galya’da çok sayıda bulunan tüm okçuların toplanmasını” emretmişti.[47] M.S. 4. yüzyıla gelindiğinde, güçlü bileşik yay kullanan okçular imparatorluğun dört bir yanında Roma ordularının düzenli bir parçası haline gelmişti. Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşü sırasında Romalılar, Hunların son derece yetenekli atlı okçuları tarafından ciddi baskı altına alınmış, daha sonra Doğu Roma orduları da büyük ölçüde atlı okçuluğa dayanmıştır.[48]
Doğu Asya
[değiştir | kaynağı değiştir]
Okçuluk, antik Çin kültürü ve felsefesinde önemli bir yere sahipti; Konfüçyüs bizzat bir okçuluk öğretmeniydi ve Lie Zi (bir Taoist filozof) hevesli bir okçuydu.[49][50] Çin'de arbaletler geliştirilmişti ve Han Hanedanı yazarları, göçebe istilacılara karşı savaşlardaki Çin başarısını, ilk kez kesin olarak MÖ 341'deki Ma-Ling Muharebesi'nde belgelenen kitlesel arbalet kullanımına bağlamışlardır.[51] Çin toplumuyla ilişkili kültürler çok geniş bir coğrafya ve zaman dilimine yayıldığından, Çin okçuluğuna ait teknikler ve ekipman oldukça çeşitlidir.[52]
Orta Çağ tarihi
[değiştir | kaynağı değiştir]Avrupa
[değiştir | kaynağı değiştir]Orta Çağ'ın başlarında kısa yaylar hem avcılıkta hem de savaşta kullanılıyordu. Orta Çağ kısa yayları yapısal olarak antik yaylara benziyordu, ancak yeni yapım malzemeleri onların kullanımını önemli ölçüde artırmıştı. Yaklaşık 100 yard (91 m) menzile sahip bir kısa yay, zırhsız bir adamı yakın mesafede öldürebilir veya yaralayabilirdi, ancak zırha karşı çoğunlukla etkisizdi. Vikingler kısa yayı hem karada hem de denizde yoğun biçimde kullandılar; diğer erken Orta Çağ ordularında ise bu yay daha az tercih edilmekteydi. Hastings Muharebesi'nde her iki taraf da okçuları kullandı; Norman okçular, zırh ve kalkanları delip geçemedikleri için oklarını havaya atarak belirleyici bir darbe indirdiler ve Sakson Kral Harold'u yaraladılar. Kısa yay, erken Orta Çağ Avrupa'sı boyunca birincil menzilli silah olarak kaldı. Okçular genellikle zırhsızdı ve çoğunlukla köylüler ya da şehirli halktan oluşuyor, soylular veya zırhlı askerler arasında pek bulunmuyorlardı.[53]
Yaklaşık 10. yüzyılda arbalet Avrupa'ya girdi. Arbaletler genellikle kısa yaydan daha uzun menzile, daha iyi isabete ve daha yüksek delme gücüne sahipti; ancak atış hızları çok daha yavaştı. Uzun yay’ın aksine, etkili şekilde kullanmak için özel beceri veya güç gerektirmiyorlardı. Bununla birlikte tartışmalıydılar; arbalet kullananlara damgalama yapılıyor ve 1139’daki Lateran Konsili tarafından yasaklanmışlardı.[54] Buna rağmen, arbaletler erken Haçlı Seferleri sırasında kullanıldı; bazı modellerin menzili 300 yd (274 m)’a ulaşıyor, zırhı delebiliyor veya bir atı öldürebiliyordu.[55] Ok yerine kısa metal cıvatalar fırlatıyorlardı. Fransız ordusu, Geç Orta Çağ’da arbalete büyük ölçüde dayanıyordu.[56]
Uzun yay Avrupa’da ilk kez 13. yüzyılda ortaya çıktı, ancak benzer silahlar antik çağda da tanımlanmıştı. 14. yüzyıla kadar sık kullanılmaya başlanmadı. Kısa yay okçuları gibi uzun yay okçuları da genellikle köylüler veya özgür çiftçilerdi (yeomen), ağır zırhlı askerlerden çok. Uzun yay, arbaletle benzer menzil ve delme gücüne sahipti, ancak atış hızı çok daha yüksekti. Buna karşılık, etkili kullanım için arbaletten daha fazla güç ve beceri gerektiriyordu. Uzun mesafelerde isabet gücünün düşüklüğü onu bireysel bir silahtan çok kitlesel kullanım için uygun kılıyordu. Geç Orta Çağ’da İngiliz ordusu ünlü şekilde uzun yay taşıyan kitlesel okçulara dayanıyordu. İskoçya’nın Highland bölgelerinde okçular, 1689’daki Killiekrankie Muharebesi’ne kadar savaşlarda kullanılmıştır; Hanover hükümet ordusundan kayda geçen ölümcül bir atış da bu döneme aittir. Büyük sayılarda okçuların son kez kullanımı ise 1688’de MacDonaldlar ile Mackintoshlar arasındaki son klan savaşı sırasında olmuştur. Bu dönemde Highland halkı en çok kısa refleks yay veya “McNaughton Yayı” ile kaydedilmiştir.[57] Crécy Muharebesi[58] ve Agincourt Muharebesi gibi uzun yay sayesinde kazanılan önemli zaferler, İngiliz uzun yayını askerî efsanelere sokmuştur. Hem İngiltere'de hem de İskoçya'da, Unlawful Games Act 1541 gibi yasalar çıkarılarak okçuluk eğitimine engel olabilecek “çeşitli yeni oyunlar” yasaklanmış ve uzun yaycıların sürekli hazır bulunması sağlanmıştır.
Orta Doğu
[değiştir | kaynağı değiştir]Orta Doğu'da bileşik yay, Orta Çağ'ın sonraki dönemlerinde tercih edilen yaydı. Kısa yaydan daha güçlüydü; uzun yaydan ise, at sırtından da kullanılabilmesi bakımından avantajlıydı. Ancak usta zanaatkârlar tarafından üretilmesi gerekiyordu ve uzun yay gibi etkili kullanılabilmesi için yoğun eğitim şarttı. Bizans İmparatorluğu, 5. yüzyılda zaten yoğun biçimde atlı okçular kullanıyordu; İmparator Mavrikios, önemli askeri eseri Maurikios'un Strategikon'u'nda onların kullanımına ilişkin ilkeleri ortaya koymuştu. Bizans ordusunun çekirdeğini zırhlı atlı okçular olan Katafraktlar oluşturuyordu. Bizanslılar ayrıca bozkırlardan hafif atlı okçu paralı askerler de toplamışlardı.[59]
Türk boyları – ki Selçuklular bunun tipik bir örneğidir – I. Haçlı Seferi sırasında, özellikle de Dorileon Muharebesi (1097)'nde atlı okçuları kullanmışlardır. Onların okçuları Katafraktlara göre daha hafif zırhlıydı ve bu nedenle daha hareketliydi. Taktikleri, düşman piyadelerine ok atmak ve üstün hareket kabiliyetleri sayesinde düşmanın yakın temas kurmasını engellemekti.[59]
Asya
[değiştir | kaynağı değiştir]Cengiz Han ve haleflerinin Moğol orduları neredeyse tamamen atlı savaşçılardan oluşuyordu ve bunlar esas silah olarak Moğol yayını (bir tür refleks bileşik yay) kullanıyordu.[59] Bu dönemin Moğol yayları deri, boynuz ve ahşaptan yapılmış, dış kısmı hayvan siniriyle kaplanmış, balık tutkalıyla birleştirilmiş ve suya karşı koruma sağlamak için ağaç kabuğu ile kaplanmıştı. 13. yüzyılda bu yayların 700–800 metreye kadar isabetli atış yapabildiği söylenmiştir.[60] Savaşçılar iki yay taşırdı: uzun olanı menzilli atış için, kısa olanı yakın dövüş için. Ayrıca farklı kullanım amaçları için, kalın zırhı delebilen türler de dahil olmak üzere çeşitli oklar taşırlardı. Yay aynı zamanda avcılıkta da kullanılıyor, savaşçılar küçük yaştan itibaren eğitiliyor ve turnuvalarda yarışıyordu.[61]
Kore'de Joseon Hanedanı döneminde, Çin'den alınan ve okçuluk becerilerine odaklanan askerî sınav sistemi benimsenmiş, bu da Kore okçuluğunun pratik bir savaş sanatı olarak gelişmesine katkıda bulunmuştur.[62]
Çin'de okçuluk, Zhou Hanedanı'nın (MÖ 1146–256) Altı Asil Sanatı'ndan biriydi; okçuluk becerisi Çin imparatorları için bir erdem sayılıyordu.[49][50]

Sasani generali Behram Çobin, İbnü'n-Nedim'in katalog eseri Kitab el-Fihrist'te 10. yüzyılda bir okçuluk kılavuzu yazarı olarak anılmaktadır.[63]
Lübnan’daki Kadisa Vadisi’nde, 1283 yılına tarihlenen 75 cm uzunluğunda tam bir ok (diğer parçalar ve ok uçlarıyla birlikte) bir mağaranın içinde keşfedilmiştir.[64][65][66]
14. yüzyıldan kalma bir Arap okçuluğu risalesi, İbn Kayyim el-Cevziyye (1292–1350) tarafından yazılmıştır.[67]
1368’de Memlük sultanına adanmış didaktik bir şiir olan bir **Sarazen okçuluğu** risalesi Ṭaibughā al-Ashrafī tarafından yazılmıştır.[68]
14. yüzyılda Hüseyin bin Abd al-Rahman tarafından kaleme alınan Kitāb fī maʿrifat ʿilm ramy al-sihām adlı bir Arap okçuluğu risalesi de bulunmaktadır.[69]
Yaklaşık 1500 yılına tarihlenen A Book on the Excellence of the Bow & Arrow adlı eser, o dönemin Arap toplumunda okçuluk uygulamalarını ve tekniklerini ayrıntılı biçimde açıklamaktadır.[70]
15. yüzyılın sonlarında Picardy’de (Fransa) yazılmış anonim bir kitap, Orta Çağ Avrupa’sında okçuluğun nasıl uygulandığını anlatmaktadır. Le Fachon de tirer l'arc a main başlıklı eserde, bir porsuk ağacından yay yapımı, kullanılabilecek ağaç türleri, ok atma yöntemleri, yayı kurma ve farklı ok türleri detaylı şekilde açıklanmıştır. Yazara göre eserin amacı gelecek nesiller içindir; muhtemelen ateşli silahların yükselişinden dolayı kaleme alınmıştır.[71]
Mali İmparatorluğu’nda 16. yüzyılda piyade birlikleri çoğunlukla okçulardan oluşuyordu. Malili düzenlerde üç okçuya bir mızrakçı düşmekteydi. Okçular genellikle savaşı açar, düşmanı yıpratır, ardından süvari hücumları veya mızrakçıların ilerleyişi gelirdi.[72]
Okçuluğun gerileyişi
[değiştir | kaynağı değiştir]
Ateşli silahların ortaya çıkışı, savaşlarda okları sonunda işlevsiz hale getirdi. Okçuluğun yüksek toplumsal statüsüne, süregelen kullanımına ve yaygın zevkine rağmen, ateşli silahlara erişim sağlayan hemen her kültür onları hızla benimsedi ve okçuluğun önemini azalttı.
İrlanda’da Geoffrey Keating (yaklaşık 1569–1644), okçuluğun “kendi hafızamızda yakın zamana kadar” uygulandığını belirtir.[73]
Erken dönem ateşli silahlar atış hızı bakımından daha yavaştı (bir Tudor dönemi İngiliz yazarı, iyi bir uzun yaycıdan sekiz atış beklerken, “hazır bir nişancı”nın aynı sürede beş tüfek atışı yapabileceğini söyler),[74] ve François Bernier 1658’deki Samugarh Muharebesi’nde iyi eğitimli atlı okçuların “bir tüfekçi iki kez ateş edene kadar altı kez ok attığını” bildirir.[75] Ateşli silahlar ıslak havadan çok etkileniyordu. Ancak, daha uzun menzile (uzun yay için 200 yarda, tüfek için 600 yarda),[74][76] daha büyük delici güce[77] ve çok daha yüksek enerjiye sahipti (16. yy tüfekleri 1.300–3.000 joule, uzun yay oku ~80–100 joule, arbalet oku 150–200 joule).[78] Çelik zırhları da kolaylıkla deliyordu. Bu nedenle okçuların yerini kısa sürede tüfekçiler aldı. Avrupa'da 1503'teki Cerignola Muharebesi, İspanya'nın tüfeklerle kazandığı ilk büyük muharebe oldu.
İngiltere'deki Honourable Artillery Company'nin Okçular Bölüğü, düzenli olarak yay kullanan son birimdi. 1642'de İç Savaş sırasında Bridgnorth'ta yayılan bir çatışmada, okçular zırhsız tüfekçilere karşı etkili oldu.[79] Britanya'da yay ile yapılan son savaş ise 1644'te Tippermuir Muharebesi'ydi.[80]
Okçuluk, silah sahipliğinin kısıtlandığı bölgelerde (ör. İskoçya yaylaları, Cherokeeler) bir süre daha devam etti. Japonya'da Tokugawa şogunluğu silah kullanımını sınırladı ve samurayları geleneksel dövüş sanatlarına teşvik etti; 1877'deki Satsuma İsyanı'nda bazı isyancılar yay ve oka başvurdu. Kore'de 1894'e, Çin'de 1904'e kadar askerî sınavlarda okçuluk önemliydi.
Avrasya bozkırlarında, okçuluk artık esasen atlı okçuluk olarak sürdü. Osmanlı İmparatorluğu’nda yardımcı süvari birlikleri yay kullanmaya devam etti, ancak 1826 sonrası reformlarla kaldırıldı. Türkiye’de 1920’lere kadar avcılık ve sporda kullanılsa da, son yay ustasının 1930’larda ölmesiyle kompozit yay yapımı unutuldu.
Bir istisna Komançiler oldu. 1800’den sonra tüfekleri bırakıp yeniden yayı tercih ettiler.[81] Ancak tekrarlamalı ateşli silahların çıkışıyla onlar da tüfeğe geçti. Büyük Düzlükler’deki Kızılderililer, bizon avında yay kullanmaya 1878’e kadar devam ettiler.
Dış dünya ile az temas eden izole topluluklarda yay kullanımı sürdü. Sentinelese halkı hâlen ok kullanmaktadır. 2007–2008 Kenya krizi sırasında da ok ve yay kullanımı rapor edilmiştir.[82]
Eğlence amaçlı canlanışı
[değiştir | kaynağı değiştir]
Britanyalılar yaklaşık 1780–1840 yılları arasında okçuluğu üst sınıflara özgü bir uğraş olarak büyük ölçüde yeniden canlandırdılar.[83] Erken dönem eğlence amaçlı okçuluk toplulukları arasında 1688’de kurulan Finsbury Archers ve Kilwinning Papingo bulunuyordu. Bu yarışmalarda okçular, bir manastır kulesinin tepesine yerleştirilmiş tahta bir papağanı vurmaya çalışırlardı. 1676’da kurulan Company of Scottish Archers ise dünyanın en eski spor kuruluşlarından biridir. Yine de, okçuluk 18. yüzyılın sonlarına kadar küçük ve dağınık bir uğraş olarak kaldı. Bu dönemde aristokrasi arasında yeniden moda haline geldi. Antikacı ve koleksiyoncu Sir Ashton Lever, Galler Prensi George’un himayesinde 1781’de Londra’da Toxophilite Society’yi kurdu.

Ülke çapında okçuluk toplulukları kuruldu; her birinin sıkı giriş koşulları ve gösterişli kostümleri vardı. Kısa sürede rekreatif okçuluk, asil sınıf için bayraklar, müzikler ve hatta 21 pare top atışı ile tamamlanan gösterişli sosyal ve törensel etkinliklere dönüştü. Kulüpler, “kırsal malikânelerin dışarıya taşınmış salonları” gibi işlev gördü ve yerel elitlerin sosyal ağlarında önemli bir rol oynadı. Gösteriş ve statünün öne çıkmasının yanı sıra, bu spor kadınlar arasında da popülerdi. Genç kadınlar sadece yarışmalara katılmakla kalmıyor, aynı zamanda kadınlıklarını koruyarak sergileyebiliyorlardı. Böylece okçuluk, tanışmaların, flörtlerin ve romantizmin yaşandığı bir forum haline geldi.[83] Çoğu zaman bilerek Orta Çağ turnuvalarını andıracak şekilde düzenleniyor, kazananlara unvanlar ve defne çelengi veriliyordu. 1789'dan itibaren genel toplantılar yapılarak yerel şubeler kuralların ve törenlerin standartlaşmasını sağladı. Okçuluk aynı zamanda Robin Hood efsanelerine dayanan özgün bir İngiliz geleneği olarak sunuldu ve Avrupa'daki siyasi gerginlik döneminde vatansever bir eğlence biçimi işlevi gördü. Topluluklar ayrıca seçkindi; sosyal statüleri olmayan yeni orta sınıf burjuvazi kulüplere alınmadı.
Napolyon Savaşları’ndan sonra spor tüm sınıflar arasında giderek daha popüler hale geldi ve sanayi öncesi kırsal Britanya’nın nostaljik bir yeniden kurgusu olarak değerlendirildi. Özellikle etkili olan eser, Sir Walter Scott’ın 1819 tarihli Ivanhoe romanıydı; romanda kahraman karakter Locksley bir okçuluk turnuvasını kazanır.[84]
Modern bir spor olarak okçuluk
[değiştir | kaynağı değiştir]1840’larda bu eğlenceyi modern bir spora dönüştürme girişimleri başladı. İlk Grand National Archery Society toplantısı 1844’te York’ta yapıldı ve sonraki on yılda geçmişin gösterişli ve şenlikli uygulamaları yavaş yavaş terk edildi. Kurallar, “York Round” adı verilen; 60, 80 ve 100 yard mesafelerden yapılan atış serilerine standartlaştırıldı. Horace A. Ford, okçuluk standartlarını geliştirdi, yeni teknikler öncülüğünü yaptı. On bir yıl üst üste Grand National'ı kazandı ve 1856'da spor üzerine çok etkili bir rehber yayımladı.

19. yüzyılın sonlarına doğru sporun katılımı azalmaya başladı; çünkü kroket ve tenis gibi alternatif sporlar orta sınıf arasında daha popüler hale gelmişti. 1889'a gelindiğinde Britanya'da yalnızca 50 okçuluk kulübü kalmıştı, ancak yine de 1900 Paris Olimpiyatları'nda bir spor dalı olarak yer aldı.
Amerika Birleşik Devletleri'nde, ilkel okçuluk 20. yüzyılın başlarında yeniden canlandırıldı. Yahi Kızılderili kabilesinin son üyesi olan Ishi, 1911'de Kaliforniya'da saklandığı yerden ortaya çıktı.[85][86] Onun doktoru Saxton Pope, Ishi'nin birçok geleneksel okçuluk becerisini öğrendi ve yaygınlaştırdı.[87][88] 1961'de kurulan, Pope ve arkadaşı Arthur Young'ın onuruna adlandırılan Pope and Young Club, Kuzey Amerika'nın önde gelen okçuluk ve koruma örgütlerinden biri haline geldi. Kâr amacı gütmeyen bilimsel bir kuruluş olarak kurulan kulüp, saygın Boone and Crockett Club model alınarak oluşturuldu ve kaliteli, adil avcılığı ve sağlam koruma uygulamalarını teşvik ederek sorumlu yay avcılığını savundu.
Kore'de, okçuluğun sağlıklı bir uğraşa dönüşmesi Kore İmparatoru Gojong tarafından yönlendirildi ve bu, günümüzde popüler bir modern sporun temelini oluşturdu. Japonlar hâlâ kendilerine özgü geleneksel ekipmanlarını yapmaya ve kullanmaya devam ediyor. Çerokiler arasında ise geleneksel uzun yayların yaygın kullanımı hiç kaybolmadı.[89]
Çin'de 21. yüzyılın başlarında, ustaların yay ve ok yapımına olan ilgisinin yeniden canlanmasıyla birlikte geleneksel Çin stilinde teknik çalışmalara da talep artmaya başladı.[90][91]
Günümüzde, atlı okçuluk Macaristan'da ve bazı Asya ülkelerinde popüler bir rekabetçi spor olarak yapılmaya devam etmektedir, ancak uluslararası bir yarışma olarak tanınmamaktadır.[92] Okçuluk, Bhutan Krallığı'nın ulusal sporudur.[93]
1920'lerden itibaren profesyonel mühendisler, daha önce yalnızca geleneksel zanaatkârların uzmanlık alanı olan okçulukla ilgilenmeye başladı.[94] Bu çalışmalar, modern olimpik yay ve makaralı yay gibi yeni yay türlerinin ticari olarak geliştirilmesine yol açtı. Bu modern türler günümüzde Batı okçuluğuna hâkimdir; geleneksel yaylar azınlıktadır. 1980'lerde Amerikalı meraklılar tarafından geleneksel okçuluk becerileri yeniden canlandırıldı ve yeni bilimsel anlayışla birleştirildi. Bu birikimin çoğu Traditional Bowyer's Bibles adlı eserlerde mevcuttur (bkz. Daha fazla okuma). Modern sportif okçuluk, Amerikalı yay avcısı ve yay üreticisi Fred Bear'ın katkılarıyla büyük ölçüde gelişti.[95]
Ayrıca bakınız
[değiştir | kaynağı değiştir]- Okçuluk
- Kyūdō (Japon okçuluğu)
- Yabusame (Japon atlı okçuluğu)
- Gungdo (Kore okçuluğu)
- Toxophilus (İngilizce yazılmış ilk okçuluk kitabı)
- Türk okçuluğu
- Çin okçuluğu
- Hindistan'da okçuluk
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Whitman, Theodore R. (3 Ağustos 2017). The History of Archery (İngilizce). CreateSpace Independent Publishing Platform. ISBN 978-1-9742-6255-7.
- ^ a b "Archery history: Tribal use of the bow and arrow through the modern day | World Archery". www.worldarchery.sport (İngilizce). 3 Eylül 2020. 2 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2024.
- ^ "Bow and arrow | History, Construction & Uses | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 1 Temmuz 2024. 12 Eylül 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2024.
- ^ "Battle of Agincourt | Facts, Summary, & Significance | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 15 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2024.
- ^ The Handbook Of The SAS And Elite Forces. How The Professionals Fight And Win. Edited by Jon E. Lewis. p.488-Tactics And Techniques, Survival. Robinson Publishing Ltd 1997. ISBN 1-85487-675-9
- ^ "Archery | Types, Equipment & Techniques | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 10 Ağustos 2024. 21 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2024.
- ^ a b Lombard, Marlize (October 2020). "The tip cross-sectional areas of poisoned bone arrowheads from southern Africa". Journal of Archaeological Science: Reports. Cilt 33. s. 102477. Bibcode:2020JArSR..33j2477L. doi:10.1016/j.jasrep.2020.102477.
- ^ Backwell, Lucinda; d'Errico, Francesco; Wadley, Lyn (June 2008). "Middle Stone Age bone tools from the Howiesons Poort layers, Sibudu Cave, South Africa". Journal of Archaeological Science. 35 (6). ss. 1566-1580. Bibcode:2008JArSc..35.1566B. doi:10.1016/j.jas.2007.11.006.
- ^ Wadley, Lyn (2008). "The Howieson's Poort industry of Sibudu Cave". Goodwin Series. Cilt 10. South African Archaeological Society. ss. 122-132. JSTOR 40650023. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ Lombard, Marlize; Phillipson, Laurel (2010). "Indications of bow and stone-tipped arrow use 64,000 years ago in KwaZulu-Natal, South Africa". Antiquity. 84 (325). ss. 635-648. doi:10.1017/S0003598X00100134.
- ^ Lombard, Marlize (August 2011). "Quartz-tipped arrows older than 60 ka: further use-trace evidence from Sibudu, Kwa-Zulu-Natal, South Africa". Journal of Archaeological Science. 38 (8). ss. 1918-1930. Bibcode:2011JArSc..38.1918L. doi:10.1016/j.jas.2011.04.001.
- ^ Metz, Laure; Lewis, Jason E.; Slimak, Ludovic (2023). "Bow-and-arrow, technology of the first modern humans in Europe 54,000 years ago at Mandrin, France". Science Advances. 9 (8). ss. eadd4675. Bibcode:2023SciA....9D4675M. doi:10.1126/sciadv.add4675. PMC 9946345
. PMID 36812314.
- ^ Slimak, L.; Zanolli, C.; Higham, T.; ve diğerleri. (2022). "Modern human incursion into Neanderthal territories 54,000 years ago at Mandrin, France". Science Advances. 8 (6). ss. eabj9496. Bibcode:2022SciA....8J9496S. doi:10.1126/sciadv.abj9496. PMC 8827661
. PMID 35138885.
- ^ Metz, Laure; Lewis, Jason E.; Slimak, Ludovic (24 Şubat 2023). "Bow-and-arrow, technology of the first modern humans in Europe 54,000 years ago at Mandrin, France". Science Advances. 9 (8). ss. eadd4675. Bibcode:2023SciA....9D4675M. doi:10.1126/sciadv.add4675. PMC 9946345
. PMID 36812314.
- ^ Bower, Bruce (12 Haziran 2020). "Clues to the earliest known bow-and-arrow hunting outside Africa have been found". Science News. 17 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Langley, Michelle C.; Amano, Noel; Wedage, Oshan; Deraniyagala, Siran; Pathmala, M. M.; Perera, Nimal; Boivin, Nicole; Petraglia, Michael D.; Roberts, Patrick (12 Haziran 2020). "Bows and arrows and complex symbolic displays 48,000 years ago in the South Asian tropics". Science Advances. 6 (24). ss. eaba3831. Bibcode:2020SciA....6.3831L. doi:10.1126/sciadv.aba3831. PMC 7292635
. PMID 32582854.
- ^ Lahr, M. Mirazón; Rivera, F.; Power, R.K.; Mounier, A.; Copsey, B.; Crivellaro, F.; Edung, J.E.; Fernandez, J.M. Maillo; Kiarie, C. (2016). "Inter-group violence among early Holocene hunter-gatherers of West Turkana, Kenya". Nature. 529 (7586). ss. 394-398. Bibcode:2016Natur.529..394L. doi:10.1038/nature16477. PMID 26791728. 14 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ "Digital photograph (colour) from Tin-Tazarift". The British Museum (İngilizce). 11 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Kasım 2020.
- ^ Rosendahl, Gaëlle; Beinhauer, Karl-Wilhelm; Löscher, Manfred; Kreipl, Kurt; Walter, Rudolf; Rosendahl, Wilfried (2006). "Le plus vieil arc du monde? Une pièce intéressante en provenance de Mannheim, Allemagne" [The oldest bow in the world? An interesting piece from Mannheim, Germany]. L'Anthropologie (Fransızca ve İngilizce). 110 (3). ss. 371-382. doi:10.1016/j.anthro.2006.06.008.
- ^ Chauviere, François-Xavier, (Ed.) (2009). La grotte du Bichon, un site préhistorique des montagnes neuchâteloises [The Bichon cave, a prehistoric site in the Neuchâtel mountains]. Archéologie neuchâteloise (Fransızca). 42. Neuchâtel: Office et musée cantonal d'archéologie. ISBN 978-2-940347-41-4.
- ^ McEwen, Edward; Miller, Robert L.; Bergman, Christopher A. (June 1991). "Early bow design and construction". Scientific American. 264 (6). ss. 76-83. JSTOR 24936943. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ Grayson, Charles E.; French, Mary; O'Brien, Michael J. (2007). Traditional Archery from Six Continents: The Charles E. Grayson Collection. Columbia, MO: University of Missouri Press. s. 1. ISBN 978-0-8262-1751-6.
- ^ Otterbein, Keith F. (2004). How War Began. College Station, Texas: Texas A&M University Press. s. 72. ISBN 1-58544-329-8.
- ^ Christensen, Jonas (December 2004). "Warfare in the European Neolithic". Acta Archaeologica. 75 (2). ss. 129-156. doi:10.1111/j.0065-001X.2004.00014.x.
- ^ Pericot, Luis (2004). "The Social Life of Spanish Paleolithic Hunters as Shown by Levantine Art". Washburn, S.L. (Ed.). Social Life of Early Man. Facsimile. London, UK: Routledge. s. 207. ISBN 978-0-41533-041-1.
- ^ Blitz, John (1988). "Adoption of the Bow in Prehistoric North America" (PDF). North American Archaeologist. 9 (2). ss. 123-145. doi:10.2190/HN64-P1UD-NM0A-J0LR. 9 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ Fagan, Brian M. (2011). The First North Americans. London, UK: Thames & Hudson. ISBN 978-0-500-02120-0.
- ^ Hodge, Frederick Webb (1907). Handbook of American Indians North of Mexico, Volume 1. Washington, DC: Government Printing Office. s. 484.
- ^ "The oldest Neolithic Bow discovered in Europe". Universitat Autònoma de Barcelona. 29 Haziran 2012. 6 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b Osgood, Richard; Monks, Sarah; Toms, Judith (2010). Bronze Age Warfare. Stroud: The History Press. ss. 139-142. ISBN 978-0-75245-697-3.
- ^ Burrow, Steve (2011). Shadowland: Wales 3000-1500 BC. Havertown, PA: Oxbow Books. s. 147. ISBN 978-1-84217-459-3.
- ^ Mercer, R.J. (1970). "The Neolithic Settlement on Carn Brea: Preliminary Report". Cornish Archaeology. Cilt 9. Cornwall Archaeological Society. ss. 54-62. 20 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ Mercer, R.J. (1972). "The Excavation of the Neolithic Settlement, Carn Brea". Cornish Archaeology. Cilt 11. Cornwall Archaeological Society. ss. 5-8. 26 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ Wilson, John A. (1956). The Culture of Ancient Egypt. Chicago, IL: University of Chicago Press. s. 186. ISBN 978-0-22690-152-7.
- ^ Traunecker, Claude (2001). The Gods of Egypt. 1st English. Translated from the French by David Lorton. Ithaca, NY: Cornell University Press. s. 29. ISBN 978-0-80143-834-9.
- ^ Poo, Mu-chou (February 2012). Enemies of Civilization: Attitudes toward Foreigners in Ancient Mesopotamia, Egypt, and China. Albany, New York: SUNY Press. s. 43. ISBN 978-0-7914-6364-2. Erişim tarihi: 7 Ocak 2017.
- ^ Kavak, Abdulhamit (2 Eylül 2022). "Bows Used as Symbols of Military Victory in the Neo-Assyrian Period". Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi (İngilizce), 56. ss. 266-283. ISSN 1300-9435. 30 Ocak 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi20 Ağustos 2025.
- ^ a b Drews, Robert (1993). The End of the Bronze Age: Changes in Warfare and the Catastrophe ca. 1200 B.C. Princeton, NJ: Princeton University Press. s. 119. ISBN 978-0-69104-811-6.
- ^ Delrue, Parsival (2007). "Trilobate Arrowheads at Ed-Dur (U.A.E, Emirate of Umm Al-Qaiwain)". Arabian Archaeology and Epigraphy. 18 (2). ss. 239-250. doi:10.1111/j.1600-0471.2007.00281.x.
A trilobate arrowhead can be defined as an arrowhead that has three wings or blades that are usually placed at equal angles (i.e. c. 120°) around the imaginary longitudinal axis extending from the centre of the socket or tang. Since this type of arrowhead is rare in southeastern Arabia, we must investigate its origin and the reasons behind its presence at ed-Dur.
- ^ Morphy, Howard (1988). Animals into Art. London, UK: Unwin Hyman. s. 365. ISBN 978-0-04445-030-6.
- ^ Drews, Robert (1993). The End of the Bronze Age: Changes in Warfare and the Catastrophe ca. 1200 B.C. Princeton, NJ: Princeton University Press. s. 125. ISBN 978-0-69104-811-6.
With the bow let us win cows, with the bow let us win the contest and violent battles with the bow. The bow ruins the enemy's pleasure; with the bow let us conquer all corners of the world.
- ^ Scharfe, Hartmut (2002). Education in Ancient India. Leiden: Brill Academic Publishers. s. 271. ISBN 978-9-00412-556-8.
- ^ Zimmer, Heinrich (1969). Campbell, Joseph (Ed.). Philosophies of India. 4th. Princeton, NJ: Princeton University Press. s. 140. ISBN 978-0-69101-758-7.
- ^ Bowman, Alan K.; Garnsey, Peter; Rathbone, Dominic, (Ed.) (October 2000). The High Empire, AD 70–192. 2nd. 11. Cambridge, UK: Cambridge University Press. s. 174. ISBN 978-0-52126-335-1.
- ^ Kirk, Geoffrey (1993). The Iliad: A Commentary. Cambridge, UK: Cambridge University Press. s. 136.
- ^ The Ashvayanas living on river Guraeus (modern river Panjkora), which are the Gauri of Mahabharata, were also known as Gorys or Guraios, modern Ghori or Gori, a wide spread tribe, branches of which are still to be found on the Panjkora and on both sides of the Kabul at the point of its confluence with Landai. (See: Singh, Fauja (1997). Joshi, L. M. (Ed.). History of The Punjab, Volume I. Patiala: Publication Bureau Punjabi University. s. 227. ISBN 8-1738-0336-6.) The clan name Gore or Gaure is also found among the modern Kamboj people of Punjab and it is stated that the Punjab Kamboj Gaure/Gore came from the Kunar valley to Punjab at some point in time in the past. (See: Singh Dardi, Kirpal (1979). These Kamboja People. s. 122. & Singh Dardi, Kirpal (2005). Kambojas Through the Ages. s. 131.)
- ^ Gaius Julius Caesar (1929). Rhys, Ernest (Ed.). Caesar's Commentaries. Translated by W. A. Macdevitt. Book VII, p. XXXI: Everyman's Library. 16 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025 – Project Gutenberg vasıtasıyla.
- ^ Connolly, Peter (1998). Greece and Rome at War. Preface by Adrian Keith Goldsworthy. Londra: Greenhill Books. ISBN 978-1-85367-303-0.
- ^ a b "Six Arts of Ancient China". Folk Archery Federation of the People's Republic of China. 8 Ağustos 2010. 3 Kasım 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ a b Selby, Stephen (2000). Chinese Archery. Hong Kong: Hong Kong University Press. ISBN 962-209-501-1.
- ^ Needham, Joseph, (Ed.) (1986). Chemistry and Chemical Technology, Military Technology, Missiles and Sieges, Volume 5, Part 6. Science and Civilisation in China. Cambridge, UK: Cambridge University Press. ss. 124-128.
- ^ Selby, Stephen (Kış 2010). "The Bows of China". Journal of Chinese Martial Studies, 2. Hong Kong: Three-In-One Press.
- ^ Griffiths, Andrew. "Archery and Social Class in Medieval England". History of Fighting.com. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "Crossbow : Definition, History, & Facts". Britannica.com. 18 Eylül 2023. 5 Ağustos 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "The Bow in Medieval Warfare". Encyclopedia.com. 1 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ name="RoyalArmouries">"People of the Hundred Years' War". Royal Armouries. 29 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Mart 2022.
- ^ name="RoyalArmouries"
- ^ Rhoten, Ronald (9 Ocak 2006). Trebuchet Energy Efficiency – Experimental Results. American Institute of Aeronautics and Astronautics. doi:10.2514/6.2006-775. ISBN 978-1-62410-039-0.
- ^ a b c "Military Technology: The horse archer". Britannica.com. 21 Ağustos 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "Mongolian Archery: from the Stone Age to Naadam". Bow International. 14 Ağustos 2020. 13 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2022.
- ^ Griffiths, Andrew. "Mongolian Archery". History of Fighting.com. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Grayson, Charles E.; French, Mary (2004). "Korean Archery Equipment". University of Missouri Museum of Anthropology. 24 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
During the Choson period (1392–1910), Korea adopted a military-service examination system from China that included a focus on archery skills and that contributed to the development of Korean archery as a practical martial art.
- ^ Shahbazi, A. Sh. (15 Aralık 1988). "Bahrām VI Čōbīn". Encyclopaedia Iranica. III, Fasc. 5. Encyclopædia Iranica Foundation. ss. 514-522. 16 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Aralık 2012.
- ^ Groupe d'études et de recherches souterraines du Liban [Lebanon Underground Study and Research Group] (1994). Momies du Liban: Rapport préliminaire sur la découverte archaéologique de 'Asi-al-Hadat (XIIIe siècle) [Mummies from Lebanon: Preliminary Report on the Archaeological Discovery of 'Asi-al-Hadat (13th Century)] (Fransızca). Paris: Édifra. ISBN 978-2-90407-072-3.
- ^ "Asi l Hadath – Fortified Cave". GERSL. 6 Aralık 1989. 22 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "Ouadi Qadisha (the Holy Valley) and the Forest of the Cedars of God (Horsh Arz el-Rab)". UNESCO. 29 Kasım 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Ibn Qayyim Al-Jawziyya (1932). كتاب عنية الطلاب في معرفة الرمي بالنشاب [A book about students' knowledge of archery] (Arapça). Kahire. OCLC 643468400.
- ^ Boudot-Lamotte, A. (1972). "J. D. Latham et Lt. Cdr. W. F. Paterson, Saracen Archery, An English version and exposition of a Mameluke work on Archery (ca. A.D. 1368), with Introduction, Glossary, and Illustrations, London (The Holland Press) 1970, XL + 219 pp". Arabica. 19 (1). ss. 98-99. doi:10.1163/157005872X00203.
- ^ Jallon, Adnan D. (1980). 'Kitāb f maʿrifat ʿilm ramy al-sihām', a treatise on archery by Husayn b. ʿAbd al-Rahman b. Muhammad b. Muhammad b. ʿAbdallah al-Yunini AH 647(?)–724, AH 1249-50(?)–1324 : A critical edition of the Arabic text together with a study of the work in English (Ph.D.). University of Manchester. OCLC 499854155.
- ^ Faris, Nabih Amin; Elmer, Robert Potter, (Ed.) (1945). Arab archery. An Arabic manuscript of about A.D. 1500, "A book on the excellence of the bow & arrow" and the description thereof (PDF). Princeton, NJ: Princeton University Press. 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi – Tuba-Archery.com vasıtasıyla. "Kitāb fī bayān fadl al-qaws w-al-sahm wa-awsāfihima" adlı eserin çevirisi olup, Princeton Üniversitesi kütüphanesindeki Garrett koleksiyonunda Arapça yazmalar arasında no. 793 olarak kataloglanmıştır.
- ^ Gallice, Henri (1903). The Art of Archery published, with Notes, from a Manuscript of the 15th Century. Translated by H. Walrond. London, UK: Horace Cox. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025 – Archery Library vasıtasıyla.
- ^ Ki-Zerbo, Joseph (1978). Histoire de l'Afrique noire: d'hier à demain [History of Black Africa: From Yesterday to Tomorrow] (Fransızca). Paris: Hatier. ss. 37-133. ISBN 978-2-21804-176-1.
- ^ Keating, Geoffrey (1908). Comyn, David; Dinneen, Patrick S. (Ed.). The History of Ireland. 1st. London, UK: David Nutt, for the Irish Texts Society. s. 27. 22 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025 – Corpus of Electronic Texts vasıtasıyla.
- ^ a b Rich, Barnabe (1574). A right exelent and pleasaunt dialogue... Londra: J. Day. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Bernier’e atfen: Kolff, Dirk H. A. (2002). Naukar, Rajput, and Sepoy: The Ethnohistory of the Military Labour Market of Hindustan, 1450–1850. Cambridge: Cambridge University Press.
- ^ Duvernay, Thomas A.; Duvernay, Nicholas Y. (2007). Korean Traditional Archery. Pohang, South Korea: Handong Global University.
- ^ Gunn, Steven; Gromelski, Tomasz (6 Ekim 2012). "For whom the bell tolls: accidental deaths in Tudor England". The Lancet.
- ^ Williams, Alan (2003). The Knight and the Blast Furnace. Leiden: Brill.
- ^ "The Garrisons of Shropshire During the Civil War".
- ^ "Archery in the English Civil War". 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Fehrenbach, T.R. (2007). Comanches, the history of a people. Londra: Vintage Books.
- ^ "Amazonian archers". BBC News. 30 Mayıs 2008. 6 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ a b Johnes, Martin (Nisan 2004). "Archery, Romance and Elite Culture in England and Wales, c. 1780-1840". History. 89 (294). ss. 193-208. doi:10.1111/j.1468-229X.2004.00297.x. 17 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi26 Mart 2013.
- ^ "The Royal Company of Archers". MartinFrost.ws. 25 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Aralık 2012.
- ^ Allely, Steve; ve diğerleri. (2008). The Traditional Bowyer's Bible, Volume 4. The Lyons Press. ISBN 978-0-9645741-6-8.
- ^ Kroeber, Theodora (2004). Ishi in Two Worlds: a biography of the last wild Indian in North America. Berkeley: University of California Press. ISBN 978-0-520-24037-7.
- ^ Pope, Saxton (1925). Hunting with the Bow and Arrow. New York: G. P. Putnam's Sons.
- ^ Pope, Saxton (1926). Adventurous Bowmen: field notes on African archery. New York: G. P. Putnam's Sons.
- ^ Herrin, Al (Kasım 1989). Cherokee Bows and Arrows: How to Make and Shoot Primitive Bows and Arrows. Tahlequah, Oklahoma: White Bear Publishing. ISBN 978-0-96236-013-8.
- ^ "2009 Chinese Traditional Archery Seminar". Folk Archery Federation of the People's Republic of China. 2 Kasım 2009. 25 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "2010传统射艺研讨会在杭州举行-杭网原创-杭州网" [2010 Geleneksel Okçuluk Sempozyumu Hangzhou’da Yapıldı]. Hangzhou Net (Çince). 30 Mayıs 2010. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ "Magyar Traditional Archery". Asian Traditional Archery Research Network. 9 Haziran 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025.
- ^ Dorji, Kunga T.; Phuntsho, Tashi. "Archery: the Real Game is Played Elsewhere". Kuensel. 17 Mart 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2025 – Asian Traditional Archery Research Network vasıtasıyla.
- ^ Hickman, C. N.; Nagler, Forrest; Klopsteg, Paul E. (1947). Archery: The Technical Side. A compilation of scientific and technical articles on theory, construction, use and performance of bows and arrows, reprinted from journals of science and of archery. National Field Archery Association.
- ^ Bertalan, Dan (2007). Traditional Bowyers Encyclopedia: The Bowhunting and Bowmaking World of the Nation's Top Crafters of Longbows and Recurves. New York City: Skyhorse Publishing. s. 73. ISBN 978-1-60239-046-1.
- Weitzel, Tim. "American Indian Archery Technology". The Office of the State Archaeologist, The University of Iowa. 1 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- Crombie, Laura (2016). Archery and Crossbow Guilds in Medieval Flanders. Woodbridge: Boydell and Brewer.
Daha fazla okuma
[değiştir | kaynağı değiştir]- Alofs, Eduard (2014). "Studies on Mounted Warfare in Asia I: Continuity and Change in Middle Eastern Warfare, c. 550–1350 – What Happened to the Horse Archer?". War in History. 21 (4): 423-444. doi:10.1177/0968344513517664.
- Alofs, Eduard (2015). "Studies on Mounted Warfare in Asia II: The Iranian Tradition – The Armoured Horse Archer in the Middle East, c. 550–1350". War in History. 22 (1): 4-27. doi:10.1177/0968344513518333.
- Callanan, Martin (September 2013). "Melting snow patches reveal Neolithic archery". Antiquity. 87 (337): 728-745. doi:10.1017/S0003598X00049425.
- Gunn, Steven (2010). "Archery practice in early Tudor England". Past & Present (209): 53-81. doi:10.1093/pastj/gtq029.
- Jackson, Antoinette (2016). "A Rural Community and a Train Stop: Archery, Georgia, and the Jimmy Carter National Historic Site". Urban Anthropology and Studies of Cultural Systems and World Economic Development. 45 (3): 265-301. JSTOR 26384874.
- Johnes, Martin (April 2004). "Archery, romance and elite culture in England and Wales, c. 1780–1840". History. 89 (294): 193-208. doi:10.1111/j.1468-229X.2004.00297.x.
- Junkmanns, Jürgen; Klügl, Johanna; Schoch, Werner H.; Di Pietro, Giovanna; Hafner, Albert (December 2019). "Neolithic and Bronze Age archery equipment from alpine ice-patches: A review on components, construction techniques and functionality". Journal of Neolithic Archaeology (21): 283-314. doi:10.12766/jna.2019.10.
- Kaegi, Walter Emil Jr. (1964). "The contribution of archery to the Turkish conquest of Anatolia". Speculum. Medieval Academy of America. 39 (1): 96-108. doi:10.2307/2850132. JSTOR 2850132.
- Klopsteg, Paul E. (1963). A Chapter in the Evolution of Archery in America. Washington, D.C.: Smithsonian Institution.
- Laubin, Reginald (1980). American Indian Archery. University of Oklahoma Press.
- Roth, Erik (2011). With a Bended Bow: Archery in Mediaeval and Renaissance Europe. The History Press.
- Gwang Ok; Seokgyu Choi; Hee Surk Jeong (2010). "'The Disturbance of War': The Ancient Origin and Development of Korean Archery". International Journal of the History of Sport. 27 (3): 523-536. doi:10.1080/09523360903556824.
- Selby, Stephen (2000). Chinese Archery. Hong Kong University Press.
- Sutherland, Caroline (2001). "Archery in the Homeric epics". Classics Ireland. 8: 111-120. doi:10.2307/25528380. JSTOR 25528380.
- Wadge, Richard (2012). Archery in Medieval England: Who Were the Bowmen of Crecy?. The History Press.
- The Traditional Bowyers Bible, Volume 1. The Lyons Press. 1992. ISBN 1-58574-085-3.
- The Traditional Bowyers Bible, Volume 2. The Lyons Press. 1992. ISBN 1-58574-086-1.
- The Traditional Bowyers Bible, Volume 3. The Lyons Press. 1994. ISBN 1-58574-087-X.
- The Traditional Bowyers Bible, Volume 4. The Lyons Press. 2008. ISBN 978-0-9645741-6-8.
Dış bağlantılar
[değiştir | kaynağı değiştir]- "Archery Library". Tarihî içerikli çevrim içi okçuluk kitapları.