Ulupoka

Polinezya mitolojisi'nde Ulupoka, kötülüğün ve şeytanların tanrısıdır. Efsanelere göre, tanrılar arasında çıkan büyük bir savaş sırasında Ulupoka'nın kafası diğer tanrılar tarafından kesilmiş, ancak ilahi doğası gereği ölmemiştir. Tanrılar, Ulupoka'nın kafasını alıp sakladılar ve bedenini geride bıraktılar. Asırlardır bedeni etrafta dolaşıyor ölüm, hastalık, fesatlık ve uğursuzluğa sebep oluyor.

Hikayesi

Polinezya Yeraltı Tanrısı Milu, Ulupoka'nın bedeniyle karşılaştığında (kafası kesildiğinden beri Ulupoka'yı ilk kez görmüştü), Ulupoka'ya, Milu'nun kendisini yüzyıllardır hapseden tanrıça Pele'den intikam almak amacıyla Hawaii Adaları'nın kontrolünü ele geçirmek için Ulupoka'nın bedenini kullanmasına izin vermesi karşılığında, onu ve kafasını yeniden bir araya getireceğine söz verdi. Ulupoka bu teklifi kabul etti ve Milu'nun Hawaii'yi ele geçirmesine katılarak, Hawaii halkı ve güçlerine karşı iblis ordularına liderlik etti.

Milu, Hawaii Adaları'nı ele geçirdikten haftalar sonra, Ulupoka'nın da dahil olduğu ordusuyla, Pasifik Okyanusu çevresindeki milletlerin askeri güçleri ve Pele'nin ordusu tarafından ağır bir yenilgiye uğratıldı. Sonuç olarak, Ulupoka Milu'ya kızarak onu terk etti ve bir kez daha başını aramak için Pasifik Adaları'nı dolaşmaya başladı, bedeniyle adalıları hasta etti.

Ulupoka birkaç kez diğer tanrılarla savaşmış, sonucunda da genellikle okyanusa geri püskürtülmüş ya da kaçabilmek için etrafındaki herkesi hasta etmiştir. Ulupoka insanlardan nefret eder, onları cehaletlerinin ve boşluklarının sembollerinden başka bir şey olmayan kafalarıyla aptalca gurur duyan zayıf ve sığ varlıklar olarak görür.

Bugünlerde Ulupoka başını aramaya devam etmekte ve bedeni aramaya gittiği her yerde kötülüğü veya hastalığı yaymaktadır. O, insanlara, onların ahlakına ve sevgisine karşıdır. Kendisini hafife alınmaması gereken 'yaralı bir tanrı' olarak görür. Herhangi bir kötülüğü yaymaya veya başkalarına saldırmak için iblisleri kullanmaya heveslidir. Milu bir kez daha Ulupoka'ya yardım teklifinde bulunmuş, Ulupoka da kafasını aramaktan yorulduğu için bir kez daha Milu ile bir araya gelmeyi düşünmeye başlamıştır. Bu kez, daha fazla 'aptal adayı' işgal etmeden önce kendi kafasını bulmayı planlamaktadır.

Ulupoka'nın kafasının bugün hala bedenini aradığı, uyuyan insanların boyunlarını ve kafalarını ısırdığı, ardından hastalık ve ölüm getirdiği söylenir. Kafasının, Pasifik bölgesi boyunca başını ararken 'kasırga rüzgarları hızında' seyahat ettiği bilinmektedir.